TRT ile ilgili bu zamana kadar farklı kesimlerden çeşitli eleştirileri duydum ve okudum. Aralarında hak verdiklerim de oldu hak vermediklerim de. Hak verdiğim eleştiriler arasında, özel televizyon kanalları gibi reytinge oynayarak özeti ile beraber 3 saati bulan diziler yayınlaması ilk sırada geliyor. Bunun yerine bakışmaların daha az olduğu kısa ama kaliteli diziler çekilebilir. Bu noktada TRT Türkiye’de öncü olabilir. Kaldı ki öncü ve örnek bir profil çizmesi de TRT’nin görevlerinden olmalı diye düşünüyorum. Nitekim birçok alanda öncü adımlar atmasını bilmiştir.

TRT Arşiv

Son zamanlarda bilhassa Facebook’ta karşıma sıklıkla çıkan TRT Arşiv videolarına bakıyourm. TRT Arşiv’in internet sitesi de var: TRT Arşiv. Türkiye’nin dijital hafızası niteliğinde olan TRT’nin böylesi bir çalışma yapmış olması bence kıymetlidir. Bunun yanı sıra o zamanlar merhum sanatçılarımızda Barış Manço veya Cem Karaca’nın sunduğu programlar göze çarpıyor. Hal böyle olunca insan TRT’nin acaba günümüz ünlülerine neden bu tarz yaratıcı programlar yaptırmadığını merak ediyor.

“Bil Bakalım”

TRT’nin son dönemde yaptığı en güzel işlerden birisi Bil Bakalım adlı mobil uygulama oyununu geliştirmesidir. Çıktığı günden bu yana bir milyondan fazla indirilmesi oyunun ne kadar tutulduğunun bir kanıtı.

Kendi başınıza oynayabildiğiniz gibi çevrimiçi bağlanarak gerçek zamanlı diğer oyuncularla da yarışabiliyorsunuz. Soru haznesi de epey geniş olan oyunda farklı kategorilerde yarışabiliyorsunuz. Uygulamanın en güzel yanı, hiçbir reklama maruz kalmamanız.

TRT Payı

TRT ile ilgili en sık eleştirinin geldiği nokta TRT Payı idi. TRT’ye parmak sallayacaklar TRT Payına atıf yapmadan konuşmaya başlamazlardı. Görünen o ki TRT Payı tarih oldu. İyi de oldu.