Merhaba arkadaşlar,

    Üniversite hayatının imkanları dahilinde yazdığımız yazıların çıkış noktası, üniversite hayatının verimli geçirilmesidir. Bu noktada, üniversite yıllarında yaşayacağınız yerin önemi büyüktür. Öyle ki zaman kavramı ile kalacağınız yer arasında sıkı bir ilişki vardır. Bunlar birbirinden ayrı düşünülemeyecek iki olgudur.

   Üniversite hayatınızın yarısı kampüste, çarşıda, orada burada geçiyorsa, yarısı da yurt veya evde geçer. Bu bağlamda öncelikle yurt ve evin ne olduğu ve çeşitleri üzerinde duracağız, ardından da ikisi arasında bir mukayeseye gideceğiz.

   Üniversite yılları, bizim açımızdan, verimli geçirilmesi gereken, telafisi olmayacak bir dönemdir. Bu dönemin, akademik ve sosyo-kültürel anlamda size kazandıracakları fazladır. Bu bağlamda Fakülte-Kütüphane ilişkisinden bahsetmiştik. Fakülte-Kütüphane ilişkisi ne kadar önemliyse, bizim nazarımızda Üniversite-İkametgah ilişkisi de o kadar önemlidir.

   Üniversite yıllarında ikamet edeceğiniz yerleri iki başlık altında toplayabiliriz; yurt ve ev. Bunlardan yurt, özel ve devlet olmak üzere ikiye ayrılır. Devlet yurtları, Kredi Yurtlar Kurumu’ nun yurtlarıdır. Kısaca KYK yurtları olarak geçen bu yurtlar, her şehirde, kız-erkek olmak üzere vardır. Gençlik ve Spor Bakanlığı’na bağlı olan bu yurtların her yıl kapasitesi artırılmakta ve git gide yurdun sınırlarını zorlayarak, belki de, üniversitenin yanında bir ikinci akademi olma iddiasındadır. Zira KYK AKADEMİ sistemi, yurt öğrencileri için yapılacak aktivitelerin yıllık programını sunmaktadır. Bunların içerisinde konferanslardan sempozyumlara, gezilerden doğa etkinliklerine kadar çeşitli  programlar vardır. Ayrıca dönem boyu yurt öğrencilerine Osmanlı Türkçesinden İngilizceye, Basketboldan kemana bir çok dersler verilmektedir. Tüm bunlar belirli bir sistematik içerisinde ve düzenli olarak devam etmektedir. Bu saydıklarım için kesinlikle hiç bir ücret söz konusu değildir.

     Yurtlarda aylık, ortalama, 240 lira gibi bir ücretle kalıyorsunuz. Bu ücret yurttan yurda değişmekle beraber en fazla 350 liraya çıkmaktadır. Bunun dışında herhangi bir ücret ödememektesiniz. Yurt ücretini Ziraat Bankası’na her ayın 1’i ile 31’i arasında, istediğiniz zaman yatırabilmektesiniz. Bunun yanında, devlet, size günlük 11 TL yemek yardımı yapmaktadır. Bu paranın 7,50 lirasını akşam, 3,50 lirasını sabah kullanıyorsunuz. Bir tabak pilavın 2 lira, bir kase çorbanın 2 lira ve tavuk sotenin 4,50 lira olduğu bir yerde, sırf devletin verdiği bu yardım ile karnınızı doyurabilirsiniz. Hem de çok rahat. Yemeği aldınız, 8,50 lira tuttu. O zaman geçen 1 lirayı cebinizden ödüyorsunuz. Yurtta wifi hizmeti sınırsız, 7/24 sağlanmaktadır. Ayrıca sıcak su, ısıtma vs 7/24 sağlanıyor. Odalar genelde 3 veya 4 kişiliktir. Her öğrencinin çalışma masası, dolabı vs. her şeyi tamdır. Çamaşırhaneler pratik ve bedavadır. Yurda giriş saati ise gece 11 dir.

 Bunun yanında bir de özel yurtlar vardır. Bu yurtlar da kendi içinde ayrılabilir belki, ama biz buna girişmeyeceğiz. Burada sadece bu yurtların özelliklerini anlatmakla yetineceğiz. Bu yurtlarda 1-6 kişilik odalar vardır. Tek kişi kalmak isterseniz ortalama 700 lirayı gözden çıkarmalısınız. 6 kişilik içinse en azından 350 lirayı vermelisiniz. Yemek yurttandır. Ancak parasını vereyim azıcık daha yiyeyim olayını her zaman yapamazsınız. Sıcak su, ısıtma, internet vs. yine tamdır. Devlet yurdu ile buranın farkı öncelikle ücret yönündendir. Sonra sırasıyla, yurt giriş saati, akademik faaliyet, disiplin farklarıdır.

 Evlerde kalmak, genelde bireysel bir çabanın ürünüdür. Öncelikle, öğrenciye ev kiralamaya razı olan birini bulmalısınız. Sonrasında pazarlık etmelisiniz. Anlaştıysanız, hayırlı olsun. Ondan sonra sıra taşınmalısınız. Burada eşyalı ev kiraladığınızı varsayıyoruz. Tabi temizlik ve mutfak alışverişi yapmalısınız. Ayrıca çamaşır, bulaşık, yemek vs. hep sizdedir. Ev kiraları yaklaşık 500 tl den başlar. 2-3 kişi çıkabilirisniz. Daha büyük bir ev -kirası da büyük- bulursanız 5-6 kişi çıkabilirsiniz.

   Üniversite hayatının verimli geçmesi anlamında, hemen söyleyelim ki, biz yurt diyoruz. Hem de ısrarla söylüyoruz. Üniversiteyi adam akıllı okuyacaksanız sakın ha ve sakın ha eve çıkmayın!
  Üniversiteyi madem okumaya geldiniz, madem burayı verimli okuyacaksınız, o zaman sizin için zaman, bir hazinedir. Bu hazinenizi en verimli ve en güzel tasarruf edeceğiniz yer, yurttur. Hem de Devlet yurdudur. Özel yurda da sıcak bakmıyoruz. Bir çoğu öğrenciyi sömürmek için vardır. Onlara para yedirip, kazançlarını hoş görmek, inanın iyi değildir. Ancak zorda kalırsanız, o başka.
    Zamandan bahsediyoruz, hemen söyleyelim ki, ev tam bir zaman hırsızıdır. Sizin zamanınızı yemek hazırlamak ile çalar, bulaşık ile çalar, çamaşır ile çalar, alışveriş ile çalar,kısacası her şeyiyle çalar; öğrenci de üniversiteli oldum sanar.

 Yurt ise, tüm bu gereksiz ve çağ dışı uğraşlardan sizi münezzeh kılar. Sizi hak ettiğiniz yere, üniversite öğrencisi mevkisine yüceltir. Size türlü türlü kolaylıklar sunar, bir anne şefkatiyle yaklaşır. Tüm bunların yanında sizi disipline eder, sizi tüm olası fenalıklardan muhafaza buyurur. Bütün bunları da ancak ve ancak 240 lira gibi bir ücretle yapar ki bu ücret tamamen yine sizin gereksinimleriniz için harcanır. Belki de size daha iyi bir olanak sağlamak için kullanılır. Bu da devlet yurdunun, kendi üniversite öğrencisini, en iyi, en verimli bir şekilde yetiştirmek ve geleceği ona emanet etmek gayesine delalet eder.
   Ne mutlu ki bu samimi ve yüce amacın farkına vararak, devlet yurdunda kalmak için can atan öğrencilere ki, en verimli üniversite hayatını onlar yaşayacak ve geleceği onlar emanet alacak!